Efsane'nin Diğer Yüzü

Bir erkek çocuğu olarak aklım erdiğinden beri babamı model almaya çalıştım, yürüyüşü, konuşması, arkadaşlarıyla olan ilişkileri, arkadaşlarımla olan ilişkileri derken ondan bir çok şey kaptım, bunun böyle olması çok doğal, o dönemlerde annemi de gözlemledim telaşlı hallerini, kadınsı tavırlarını hep ölçtüm biçtim, babam işte olduğu zaman evde en az ç veya beş kadın olurdu, bunlar ablam annemin arkadaşları komşular akrabalar, hep aralarında büyüdüm ama hiç onları model almadım varsa yoksa babam dı söz konusu olan fakat anneden de geçen bir takım alışkanlıklar oldu. Erkek ya da kız çocuğu olsun model almaması gerektiğini bilen kafalara da sahip olabiliyorsunuz. Etrafımda annesinden nefret eden kız arkadaşlarım, küçücük yaşta babasını öldürmeyi düşünen erkek arkadaşlarımda oldu, gerekçe onlardan şiddet görmeleriydi, dayak, baskı, zorlama veya ilgisizlik, bunlar bir çocuğun anne ve babasından nefret etmesinin sebeblerinden sadece bir kaçı. Eğer babamdan şiddet görseydim ve bu çok küçük yaşlardan itibaren başlasaydı hayata yirmi otuz yaş erken başlayıp ileride de yine yirmi otuz yaş erken bitireceğimi tahmin edebilirdim. Kişi ister ünlü ister ünsüz ya da Michael Jackson gibi bu dünyanın dışından da olsa durum böyledir, küçük yaşta gelen baskı belki de bu baskının getirdiği şöhretin bedeli bu dünyadan olmayan Michael Jackson'ı aramızdan aldı götürdü. Okuduğum bilgilere göre tek çabası babası gibi olmamasıymış, sadece davranışları değil görüntüsüyle de hiç bir zaman kendisine bu acıları çektiren adama benzememek(miş). Şu duruma bakıldığında Jackson'ın herşeyi yapabilecek bir güçte hayata veda etmesi kolay kabul edilebilecek bir olay değil hiç bir zaman huzur içinde öldü denilemeyecek Jackson'ın ardından çünkü onun dev gibi görünen efsanevi gibi bilinen kişiliğinin ardındaki ürkek hareketleri ve hatta ürkek davranışları onun huzursuz ve sıkıntılı ölmünün nedeniydi ve bu nedenin de demin de bahsettiğim gibi hayattan nasibini erken yaşta alıp erken yaşta görevini tamamlama sorumluluğuydu. Şimdi Michael yok ama Michael gibi çocuklar hergün etrafımızda televizyonda şaşkın şaşkın etrafa bakıyorlar kimi şöhretli kimi şöhretsiz ama hayata tutunma çabasında hepsi de. Kimimiz kurtulduğumuzu sanıyoruz ama geçmişimize bakınca da sorguladığımız geçmişimiz biraz bu düşünceyi zorluyor. Michael Jackson albümleri posterleri geriye kalanlar, dansları hiç unutulmayacak. Unutulmaması gereken bir şey de hayatından ders alınması gereken şeyler.

Pop Öldü




Hatırlıyorum da çocukluğumun bir gününde arkadaşımı ünlü bir pop yıldızının kadın değil de erkek olduğuna inandırmaya çalışıyordum. Sokakta oynarken Bedford kamyonu geçiyordu sokağımızdan yan camını sslesin diye Michael Jackson posteri yapıştırmıştı onu gören arkadaşım "Üff olm kara kıza bak" diye bağırdı, "O kız değil erkek" diye basit saf bir cevap vrdim bu lafa karşılık. Neydi acaba "Ceksın"ın arkadaşıma kadın gibi görünmesinin sebebi, herhalde uzun kıvır kıvır saçları ve pürüzsüz görünen cildiydi ona göre bütün siyahi erkekler Köle Izaura'daki köleler gibiydi. İddiaya bile girdik ben çok emindim kazanacağımdan onun için hemen iddiaya girdik ki Halley ve Coca Cola'yı kazanayım diye. Önce bakkalın çırağına sorduk (ben sordum) "Maykıl Ceksın" erkek mi diye, Bakkalın çırağı da aklı bi karış havada "Maykıl Nayt sapına kadar erkek dedi" kaçtık ordan sonra bizde kalan yeni ergen kuzenime sorduk çünkü daha yeni "Moonwalker" filmini izleyip heryere Moonwalk" yaparak gidiyorudu, bilse bilse o bilir dedik. "Lan ufaklıklar dalga mı geçiyosunuz "Maykıl Ceksın"la dedi tamam dedik sonra bakkala Haley Kola almaya gittik sonra kamyon tekrar geçti öbür camında da Küçük Ceylan resmi vardı. Bu kltür karmaşasında Halley'i ve Kolayı kaldırımın kenarına koyarak ayrıldık evlere dağıldık.
Pop müziğin öldüğü 26 Haziran gecesinin sabahı geriye baktığımda bu yaşanmış olayı hatırladım sonra zamana yaydığım zaman Michael Jackson'u tam olarak tanıdığımda yaşım 10 du Michael ise 30'du şöhret yaşı da neredeyse eşitti ve bu şöhretle yeterince tatmin olmuş bir figürdü. İlk olarak onu gördük lüks içinde yaşayan bir pop yıldızı nasıl olurmuş diye. Herşeye sahip olabilecek bir serveti vardı. Ordan oraya yürüyen maskeli biri olarak tanıdı 90'lar çocukları bu yılalrın sonunda çocuk tacizcisi olarak bilindi Michael ondan önce çocuğunu camdan sirkelerken bulduk onu. Dikkat çekmek içinmiydi bunlar hep gizemli kaldı bu sorunun cevabı. Pop idolü olarak göreviydi şöhretini muhafaza etmek. Acaba kendisine aynada bakım "Bana ne oldu ?" diye sordumu estetiklerin ardından neredeydi siyah Michael şöhret mi silmişti siyahı bilinmez ama kafamda bir şekil oturtamadım albüm kapaklarından başka Michael için. Üzgünüm Michael Jackson ne yaptın sen? Erken den ölecek misiniz siz hep böyle şimdi Elvis Presley ile aynı adada mısın?

Küçük Kız Ve Yemek Dostları Season 1 Episode 2

Küçük kız ve yemek dostlarının önceki bölümünde;

Küçük kız ormanda dolaşırken ilk önce etli bezelye sonra pilav ve yoğurtla tanıştıktan sonra onlara kalorilerini sormuştu ve profiterol eve giderken onları yemişti…

KÜÇÜK KIZ VE YEMEK DOSTLARI

Profiterol evi yedikten sonra mide spazmı geçiren küçük kız derin bir uykuya dalmıştı uyandığında bir mağraadydı ve halsizdi birden yanındaki Domatesli Şehriye Çorbası’nı fark etti çorba kendisini kıza içirtmeye çalışıyordu bi kaç yudum içtikten sonra kız kendisini daha iyi hissetmeye başladı, Şehriye Çorbası çok iyi niyetliydi adeta kıza huzur verdi kız Şehriye Çorbasını kendisine yakın hissetti ve yaşadıklarını hatırladığı kadarıyla anlattı şehriye çorbasına ama zaten şehriye çorbasının bundan haberi vardı ve kıza bunun için buradasın dedi. Kız bunun için mi buradayım diye sordu evet dedi sen dostlarımızı yedin onun için burada tutsaksın dedi. Kızı korku sarmıştı adeta ikilemdeydi ona şehriye çorbası onla yakından ilgilendiği için kendisini huzurlu hissederken duyduğu haberden sonra korkmaya başlamıştı. Birden bir gürültü koptu bu gürültü mağranın kapısından geliyordu çünkü içeriye Hint Biberli Piliç Kavurma girmişti ve ismi kadar görünüşü de ürkütücüydü kavurma olduğu halde piliçler canlı gibiydi ve bütün piliçler sanki kıza bakıyordu, tam tamına 320 kalori olan bu piliç kavurma kibirden adeta devleşmişti kızın çenesini kavradı ve sen misin dostlarımızı midesine indiren o küstah diye sordu.. kızın ağzı açılmadı bir süre ama piliç kavurma adeta kükreyerek bir daha sordu bu sefer kız savunmaya geçerek, evet benim ama ne yapablirdim çok açrtım dayanamadım dedi. Piliç kavurma bunu üzerine kızın vicdanı daha da sızlasın diye, küçücük yoğurdu yerken de mi hiç düşünmedin diye sordu kız ağlamaktan bayıldı, bir süre sonra uyandığında yanında bulgur pilavını gördü, şehriye çorbası piliç kavurma ve bulgur pilavı aralarında kıza ne yapacaklarını konuşmaya başladılar, kalorilerini hesapladılar şehriye çorbası ben 200 kaloriyim dedi, piliç kavurma ben de 320 dedi, bulgur pilavı da aradan sıyrılarak kimse konuşmasın ben tam 400 kaloriyim dedi. O zaman dedi piliç kavurma, sen bulgur pilavı benimle aynı tabakta geliyorsun ve sen şehriye çorbası limona söyle birlikte önden gidin kızı alın ve ormandaki söğüş ve havuç salatasının yaşadığı eve gidi biz de arkanızdan geleceğiz….

Devam edecek

Küçük kız ve yemek dostlarının gelecek bölümünde

Şehriye ve limon küçük kızı havuç salatası ve söğüşün yaşadığı eve götürürlerken başlarına gelmedik kalmaz…

Küçük Kız ve Onun Akıl Almaz Yemek Dostları

Küçük kız yemekhanenin derinliklerinde dolaşırken güneş tepedeydi ve saat öğlen yemeği saatini gösteriyordu birden bire karşısına kendisinden üç kat büyüklüğünde kaba sesli bir etli bezelye çıktı kız önce çok korktu ama cesaret edip kaç kalorisin sen sorusunu sordu çünkü görevi buydu eğer öğle yemeğinde karşısına çıkan yemeklere kaç kalori olduklarını sorup cevap alabilirse ne dilerse dilesin o dilekleri olacaktı… kendisinden üç kat büyüklüğündeki etli bezelye kaç kalorisin sorusu üzerine o iri cüssesine rağmen ağlayarak diz çöktü ve utanarak 360 dedi, kız neden ağlıyorsun peki dedi, etli bezelye ise şu cevabı verdi kalorim fazla olduğu için beni kimse yemek istemiyor onun için ağlıyorum dedi. Kız üzülme diye sarıldı ve kol kola girip ilerlediler yemekhanede… aradan bir tuzluk kadar zaman geçtikten sonra karşılarına pilav çıktı, pilav hem yürüyor hem de homurdanıyordu, beyaz oluşundan gözleri alıyordu ama korkulacak kadar büyük değildi kızı ve etli bezelyeyi görmeden yanlarından geçti ama küçük kız seslendi “pilav pilav” diye bağırdı pilav geri dönüp “adımı nerden biliyorsun” diye homurdanarak sordu… küçük kız da biliyorum çünkü kuru fasülyenin arkadaşısın ordan tanıyorum dedi onu senin üzerinde görmüştüm dedi pilav da buna sevindi çünkü kuru fasülyeyi uzun zamandır görmüyordu küçük kıza kuru fasülyenin yanına gitmek istediğini söyledi küçük kız da kabul ancak sorumu yanıtlaman gerek öncelikle dedi pilava pilav sor bakalım dedi yine homurdanarak… peki dedi küçük kız sen kaç kalorisin diye sordu, pilav büyük bir gururla 420 diye yanıtladı bunu duyan etli bezelye birden rahatladı çünkü pilav hem ondan kaloriliydi hem de hem de bundan gurur duyuyordu küçük kız da bunu fark edince etli bezelyeye gülümsedi… ve pilava söz verildiği üzere kuru fasülyenin piştiği yere doğru ilerlediler... aniden küçük mü küçük şakacı bir kase yoğurt pilavın üstüne atladı küçük yoğurt zararsız ve sadece 120 kaloriydi bunu küçük kıza pilav söylemişti çünkü pilav yoğurdu da tanıyordu zaten zaman geçtikten sonra etli bezelye ile de dost olduklarını hatırladı… biber kızartma ve salata ormanını geçerek profiterol eve doğru ilerlediler fakat küçük kız çok acıkmıştı ve eve varmadan hepsini yedi en son da evi yedi yuh yani…

Bu masal da burada bitmiş çok şükür